11 Temmuz 2016 Pazartesi

Sosyal Medya,da İnsan Manzaraları...

Sosyal medya' Gün geçtikçe bana,başarılı ama kötü kalpli bir illüzyonisti andırıyor. İşinde o kadar iyi ki. Kimim aslında ne olduğunu, neler yaşadığını bilebilmemiz imkansız. 'kötü kalp'ten kastım ise; herkesin sizden çok daha süper bir hayatı varmış da düzenli olarak bir şeyleri kaçırıyormuşsunuz gibi hissettirmesi ve gösteriyi asla sonlandır maması. Gösteri' nin sonlanmaması zaman içinde gerçeklik algımızı paramparça ederek,insanlardaki huzursuzluk seviyesinin artmasına ve sıkıntılara neden oluyor. 


İnsanlar hayatlarının en etkileyici an'larını (Fragmanlar) paylaşmaya pek hevesliler.Filmin genel notu ise çoğu kez vasatın altında, biliyorum. En yakınlarımdan biliyorum.




İstek uyandırıyor. Peki görmediklerimiz? Bol #love etiketli ilişkilerde yaşanan gerçek problemler,aile içi kavgalar, takıntılar,maddi sıkıntılar,sağlık sorunları vs.. Kim ödeyemediği kredi borcundan dolayı eve gelen ihbarnamenin fotoğraflarını çekip #sçtık diye etiketler ki? Tamam hepimiz iyi şeyleri hatırlamaya meyilliyizdir ve iyi

şeyleri paylaşmamız normal ama ipin ucu bayağı kaçmadı mı? Delirdik. 

Gözden kaçırılan en önemli noktalardan birisi, burada hepimiz hayatlarımızın bir bölümünü gösteriyoruz. Bir bölümü demek bile abartı. Küçük bir an sahneliyoruz çoğu zaman kısa bir an hepimizin karanlık bir arka odası ve kulisi var. Cathriona white buna yeni örnek. 


Dünya ortalamasının biraz üzerinde hayat standartlarına sahip 'modern' insanlar olarak ilginç bir dönemde olduğumuzu düşünüyorum. Halimiz tavrımız bir garip. Dünya tarihinde ilk kez yaşanan bir durumla karşı karşıyayız. Durumu warwick ve cardiff üniversitesi,nin ortaklaşa yayınladığı bir araştırma ile anlatmaya çalışayım. İnsanoğlunun en çok mutlu eden şey ; tanıdıklarından daha zengin,daha iyi durumda olduğunu hissetme siymiş. En azından onlardan daha kötü durumda olmadığını insanın hissetmesi gerekiyormuş. 

 mesela sadece evinin olması yetmiyor. Önemli olan başkalarının evlerinden daha kötü bir evde oturmamak. Bu başkaları kimmiş Peki? Komşularımız,arkadaş çevremiz ve hatta akrabalarımız. 



Yani insanoğlu olarak 'kıyaslama'  ile mutluluk sağladığımız bilimsel bir gerçek. Kıyaslama davranışının temelinde ise kendini takdir etme ve kişisel tatmin arayışı var. Yalnız bu kıyaslama işi biraz riskli. Zira insanın kendisinden daha iyi durumda olduğunu düşündüğünde bir kişiyle girdiği kıyaslama elindeki mutluluğun kaybına da yol açabiliyor. 


Eskiden ( İnstagram falan hayatımızı ele geçirmeden önce) İnsanlar bir çevre içinde kendilerince bir sosyal kıyasa giriyordu. Yani işte 5-10 komşusu ,3,5 tanıdığı,bazı iş arkadaşları falan... Toplasan sidik yarıştırdığın ( Keeping up the joneses ) 
hayatını kısmen bildiğin 20-25 kişi var yok Ha bir de onların sadece iyi şeylerini 
görmüyorsun. Mesela yan komşun kocasıyla birbirine giriyor,duyuyorsun falan yani 
kötü bildirim de alıyorsun peki şimdi?  


Düşünsenize, artık her gün binlerce insanın hayatının sadece ve sadece en güzel 'an'larından  bildirimler alıyoruz. Bu gerçek'liğin kaybı demek. Kabaca 300-400 arkadaşımızın olduğu facebook'ta herkesin senede 1 tane tatil fotoğrafı koyma hakkı olsa dahi, bu demektir ki 365 gün boyunca her gün bir arkadaşımızın tatilde ne kadar süper 
vakit geçirdiğine maruz kalacağız. Sanki her gün herkes tatil yapıyor kimse sabah 6,da
lanet ede ede ayakta metrobüse binmiyor gibi. Bu ayakta gidenler kim o zaman arkadaş ?

 Sanki   herkes çılgınca mutlu huzurlu ama sizin hayatınızdaki en büyük değişiklik telefonunuza gelen son güncellemeyi indirmek gibi. Hani bugünlerde meşhur bir laf var ya algı operasyonu diye. Daha iyi bir algı operasyonu olabilir mi bilmiyorum? 



Umut yok mu ? Olmaz mı? Çok,da uzak değil aslında, kurtuluş öncelikle; Bu kötü kalpli ama işinde oldukça başarılı olan illüzyonistin, bir illüzyonist olduğunu ve bunun bir gösteri olduğunu unutmamaktan geçiyor. Yalnız işinde o kadar usta ki, uçtuğu halde ip yok bence ya harbi uçuyor falan dedirtebiliyor bize dikkat öncelikle bunu bir halledelim. Çok geç olmadan halledelim, hep hatırlayalım. Sonra montesquie,yu hatırlayalım. Ne demişti ? Eğer mutlu olmak istiyorsanız, bu kolay başkaları kadar mutlu olmak istiyorsanız, Bu imkansız 

çünkü biz, başkalarını olduklarından daha mutlu zannederiz. ( Evet bu sözün asıl sahibi montesquieu'dur. Türkiye,de nedense monteiğne yazıyorlar....


Bu kısma kadar bir çırpıda okuduğunu tahmin ediyorum. Konun başlık kısmı şöyle İntihardan önce ınstagramda neden her şey  normalmiş gibi davranılır. Bunun tüm çıplaklığıyla güzel tespitleriyle Yukarıdaki Görmüş olduğunuz yazıyı sözlük yazarı Soner Bastiat aittir. 


Veee Sizlerle Beyinlerin çarpışmasını yapalım. Olumlu,olumsuz,yararlı,yararsız
sizce tüm yazılanlar ne kadar doğru? Sizler ne düşünüyorsunuz? Aklınızdan 
Geçenleri Benimle paylaşıp, konuşmak,fikir alışverişi Nasıl olur??
Düşüncelerinizi Bekliyorum.....   




2 yorum:

  1. Valla ben her yazılanın altına imzamı atabilirim.. Zaten takipte olup da haberdar olduklarım hariç ne tarz sayfalar var diye gezinirken manasız pek çok şeyle karşılaştım. Toplumsal şizofreni yaşıyoruz bence..İnsanlar neden nispet telaşında,bunun bi adı da bu..neyse söylenecek çok şey var da koptuk gidiyoruz hayrola..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Havva Hanım her ikimizde biliyoruz S..... yarıştırmak ama tabi bunu böyle diyemiyoruz çünkü mutsuzuz Hiç bir şey yetmiyor Instagrama bakın Çocuk bahçesi gibi oyuncak gibi eşyalar ve bunu deli gibi kullanan insanlar tamam bende çok seviyorum ama Bebekte değiliz bu kadar abartılmasını sağlayan insanlar saolsun Teşekkür ederim yorumunuz için....

      Sil

Lütfen saygı çerçevesi içerisinde yorumları yapalım.Sosyal hesaplarınızı ve linklerini paylaşmayınız.Hakaret içerikli yorumları yayınlamıyorum. :)

Related Posts with Thumbnails
Tasarım : Merve Canbaz