365 Günün Ardından, Geride Bıraktıklarım....

365 Günün ardından, Geride Bıraktıklarım....

Aslında kendime baktığımda, 2016 yılı bana çok uğurlu gelmedi. En sancılı, en berbat, en yorucu, yılımdı. Parantezi açarsam ( Üzüldüm. Kırıldım. Düştüm. Kalktım. Doğruldum. Tekrar koştum. Koşarken yoruldum. Bulutlar geçti üstümden. Yağmurlar yağdı. Tüm damlaları tek tek hissettim bedenimde. Bazen parçalı bulutlu oldu. Kimi zaman Sağanaklara tutuldum. Ara ara Güneş yüzünü gösterdi. Gülümsedim. Tam açtı dedim güneş, tekrar kaçtı hınzır....

Sinemalarda Bu Ay / Alis Harikalar Diyarı Aynanın İçinden

Alis Harikalar Diyarı Aynanın İçinden filmi ve yapımı bir seri olarak karşımıza gelse,de Mayıs olarak ben. İlk defa izledim. :) Herkes baştan başlar ben tam tersi tabi bu benim ilk vukuatım değil. Game of Thrones 6 sezon dalıp 6 Bölümden başlamıştım. :) Bir kaç Milyoncuk soru ile Sarı oğlanı şişirmiştim. Oda delirmişti. :)) Tabi bununla sınırlı değil vuku atlarım o yüzden konuya geçiş yapmalıyım.

Bunu Okumak Size İyi Gelecek... ....

Ne zaman; Hayatında bazı şeyler çekilmez hale gelirse, Ne zaman; Yirmi dört saat kısa gelmeye başlarsa, O zaman: kavanoz ve iki fincan kahveyi hatırlayınız.....

İşte Kavanoz ve iki Fincan Hikayesi .......

İbbs Anne Bebek Çocuk Fuarı 16-18 Aralık İstanbul Kongre Merkezi.....

Farkındayım. Bu aralar çok fazla etkinlik paylaşımı yapıyorum. Amaaaa bu çok önemli  anneler,anne adayları, ve anne olmak için gün sayanlar. Doğru adres burası :)) Bana gelin....  Şaka.... şaka... Anne bebek çocuk Fuarına  1 kere gittim. Geçen yıl yengemler arkadaşlarıyla gitti. Çok uzman değilim. Sizler için biraz araştırma yaptım. Bulduğum verileri bilgileri sizlerle paylaşacağım. 

Depo Kitap Festivali Başladı./ 10 - 18 Tarihlerinde Demirörende....

Çok hızlı bir giriş yapmalıyım. Bugün dünya kadar işim vardı. Neredeyse tam bir şehir turu yaptım. Gayret tepe,Mecidiyeköy, Şişli, Eminönü,Cağaloğlu, tabi bu güzergah durumunu kimi zaman yürüdüm. Kimi zaman toplu taşımaya bindim. Tam metro istasyonundan yürürken. Gözüme sanal reklam olan bir slayt ilişti. Depo Kitap Festivali diye ben durur muyum?? Hemen yazmalıyım. Bugün gidemediğim için 1 gün bile kaçırılmasın diye sizlere azda olsa araştırıp aktarım yapacağım. 

Sinemalarda Bu Ay / Zootropolıs Hayvanlar Şehri

Zootropolıs Nam-ı değer: Hayvanlar Şehrini uzun zamandır yazmak istememe rağmen bir türlü yazmak fırsatım olmadı. 

Tuch Expo 2016 / El İşi Ve Hobi Ürünleri Ticaret Fuarı

İşte geldim. Burdayım. Ben bu işte Ustayım. :) Etkinlik olsun ben sizlere duyurayım. Severim paylaşmayı, anlatmayı,öğretmeyi. Ufacık olsa bir bilgi sizlerde bilin istiyorum. Azda olsa faydam olur. Bu tarz meşgaleler uğraşlar hobi tarzında öğrenen ticarete döken kadınlarımız çok. Neden daha çok bilmeyelim. Öğrenmeyelim. Öğrenmenin sınırı yok.   

Bir kişi için yardım edebilirsem ne mutlu bana.....

Jean Christophe Grange / Sisle Gelen Yolcu / Kitap Tanıtımı

Birazda kitap okumak lazım diyoruz. Daha önce de bahsetmiştim Jean Christophe Grange adamın hayranıyım. Üslubu kitaplarının akıcılığı dozajında verdiği gerilim derken tüm kitapları birbirinden güzel. Bu gün size aslında yeni olmayan ama benim yeni okuduğum bir kitabından bahsedeyim, Sisle gelen yolcu.

Babil Kulesi Dil Efsanesi....

Efsaneye göre bütün dünyanın sözü bir, dili birdi. İnsanoğlu Tanrıyı çok merak eder. Onu görebilmek için bir kule yapmaya başlarlar. Tanrı kendisine ulaşmaya çalışan insanların kibirliliğine ve kendini beğenmişliğine kızar. Her bir insana başka bir dil verir. Ve böylece kimse kimseyi anlayamaz ve kuleyi tamamlayamazlar. 

Sanal Kitap Fuarı İdefix / 21 Kasım 21 Aralık

Türkiye'nin online kitabevi idefix.com 21 Kasım 21 Aralık tarihleri arasında gelenekselleşen sanal kitap fuarının 14'sünü düzenliyor. İdefix.com Sanal Kitap Fuarı imzalı kitaplar,yazar tavsiyeleri, Yüzde 75 varan indirim, Çekilişler ve süprizler etkinliklerle renkleniyor.

Duyuru....

Arkadaşlarım maalesef küçük çaplı bir talihsizlik yaşadım. Son  Yazmış olduğum yazı dizelerinin yorum kısmındaki sizlerin yazıları maalesef yok. Kimi konularda yorumlar mevcut Son atmış olduğum yazılarda yorum yok. 

Teknik bir sorun olduğunu düşünüyorum. 

Elimden gelen çaba ile yorumlarınızı tekrar getirmeye çalışacağım. Yardım için arkadaşlarıma danışacağım. Yazılarıma yorum yapan arkadaşlarıma kasıtlı olarak yapılmamıştır. Lütfen kasıtlı olarak algılamayınız.

Son paylaşımlarım,da tüm yorum yapan arkadaşlarımdan Özür Dilerim... 

İçimdeki Derinlikler......

Efendim...

Mayıs.......

Blog Camiasında Meşakkatli Yol......

Havanın soğuk ama kalplerin sımsıcak olduğu günlerden merhabalar :)) Şiir tadında yazmak istedim. Ama nerede... Benim,de canım var. Ben,de insanım. Ben,de şiir yazmak isterim. Yok o ulvi duygusallık bana uğramıyor. :)))) 

Sinemalarda Bu Ay / Doktor Strange

İlk önce şunu demeliyim ki, kesinlikle gidilip izlenesi bir film. Hiç tereddüt etmeden Doktor Strange gidin derim. Sinemaya şayet gidilmedi. İnternet'ten izleyin. Demokraside çareler tükenmez. Daha doğrusu Mayıs hepinize bir alternatif bulur. :))) 

Mayısın 5 Arkadaşı....

Taaa taaaa evet evet biliyorum. Çok uzun bir ara olmadı. Ara ara yapmayı planladığım Mayısın 5 arkadaşı projesi minik bir ışık hızıyla sizlerin karşısına gelmiş oldu. Işık hızıyla olmasının sebeplerinden biri bir arkadaşımın bana verdiği sözü yerine getirip bunu kaleme almasıdır. Ve kaleme almış olduğu bu yazı dizesini sizlerinde okumanızı canı gönülden isterim.

Ben kendi şahsım adıma o nere oldum. Okurken mutlu oldum. Sonsuz teşekkür ederim.... 

80 ler 90 lar Kuşağı Sen Sen Sana Sesleniyorum Baksana.....

80 kuşağı 90 kuşağı Sen Sen Sana Sesleniyorum Baksana.. Mazine bir bak eskileri yad et hadi olmadı birlikte yad edelim. Ne dersin ??? Arada bana olur eskiyi bir yad etmeliyim. Bir göz gezdirmeliyim. Eskiler bana seslenirler mayıs gel şöyle yamacıma.. Aç kutularını, sandıklarını, aç aç eski çeyizlerini.. Fotoğraflarını al eline.. Bak bakalım bir karenin içinde tüm sığdırdıklarını... Sana bir selam etsinler. Bir göz göze gelin şöyle...

Fulsen Türker /Garson Ve Mutlu/Kitap Tanıtımı

Aslında yazılacak onca kelime onca fikir, taslak dururken benim bu aralar keyfim limoni. , hastalık,ustalık,grip,bazı sebepler,kış,kurslar,yorgunluk, orta şekerli bir kahve gibiyim. Bunun yanı sıra bıraksalar hep uyusam 7/24 kalkmasam. Ispatula ile beni kazı salar yine kalkmam. Sloganım yaşasın battaniye,pijama,yastık,3 lüsü...

-Hatta uzun zamandır beste arıyor.

-En sonunda teli açtım.

-Mayıs ??? Yaşıyor musun ???

Beyoğlu Belediyesinde 50 Gün Festival Var....

Çok fazla yaşanılan olaylar,durumlar yüzünden uzun zamandır Beyoğlu esnafı kan ağlıyordu. Bunun biraz daha canlanması, biraz daha hareketlenmesi esnafın yüzünü biraz daha güldürmek ve canlılık için Beyoğlu'nda 50 günlük bir festival var.... Bizde sarı oğlanla bunlardan bir tanesini yakaladık. Tabiki ne diye sormayın. :) 

Ödün - -Çaldım

Sarı oğlan - Mayısssss !!!!!

Ben - Efemmmm

Sarı oğlan - Babandan izin aldın mı??

Mayıs -Nasıl yani ??? 

Bir Kitap / Bir Sinema / İkisinin Karışımı

Kitabını ilk çıktığı zaman okumuştum. İlginç bir konusu vardı. Yazar zaten tüm dünyada ünlü bir isim diğer kitapları da dünya da en çok satanlar listesine girmiş. Dan Brown ve son kitabı Cehennem'den bahsediyorum. Geçen hafta filmine de gittim hem kitabı okumuş hem de filmi izlemiş biri olarak konu hakkında yazmak istedim.

J'adore Chocolatier

Çikolatayı sevmeyen birine bile bir tabak tatlı yedirten yer. Atmosfer,ambiyans, Küçücük ufacık içi dolu turşucuk kıvamında bir mekan hayal edin. İlk giriş katında gözünüzü alabildiğine çikolata mekanın iç kısmında öyle güzel bir koku bildiğiniz çikolata..   

Pazarlık / Vahdettin Engin / Kitap Tanıtımı

                                                                     Selam....

Aslında bugün farklı bir şeyden bahsetmek istiyordum. Taki düne kadar, çok sevgili arkadaşım Aslı ile bir konu hakkında konuşunca daha detaylı olarak sizlere de sunmak istedim. Konu Yahudiler ve İsrail ile alakalıydı. Ben de kütüphanemi karıştırdım ve eskiden okumuş olduğum bir kitaptan bahsedeyim dedim.

Sinemalarda Bu ay / Muhteşem Yedili

Geçen sinemaya gittim ondan bahsedeyim dedim. Gittiğim film bir western filmi idi Muhteşem Yedili. Oyuncu kadrosu baya iyi Denzel Washington, Chris Pratt, Ethan Hawke, Vincent D'Onofrio, Lee Byung- hun, Peter Sarsgaard, baya bir devam ediyor.

Mayısın 5 Arkadaşı....

Evetttt Nerede kalmıştık. Genel yapımı az çok biliyorsunuz. Sıkılgan yerinde duramayan Zıp zıp oradan oraya koşan poncik bir arkadaşınız var. Uzun zamandır düşündüğüm ama bunu farklı olarak sizlere nasıl servis edebilirim diye. Düşüne düşüne bugünlere kadar geldim. Baştan belirteyim. Kimseyle bu konuyu ne konuştum nede danıştım. Kafamdaki fikir farklı olmalı. Mim dünyasına girmeden. Klişe olmayan. Ve sizlere tanıtırken Mutlu tanıtmalıyım arkadaşlarımı. Sohbet tadında olmalı...

Ben Ve Bisikletim 2.....!

İlk yazıda bahsettiğim üzere bizim ki bana doğum günü hediyesi olarak bisiklet aldı. İlla ki öğrenmem lazım o zaman sanki muasır medeniyetler seviyesine erişeceğiz. Sonuç olarak o bisikleti evimize yakın olan bir parkta 3-5 öğrenme denemesinden sonra artık benim isteksizliğim mi yoksa onun öğretme konusunda ki kabiliyetsizliği mi dersiniz ( bence 2. seçenek ) olmadı o bisiklet önce 2 yıl annemlerin evin çatı katında durdu daha sonra 11 yaşında ki yeğenim Sudem'in keşfetmesiyle ona geçti.

Sıkılıyorum Çünkü....

Sıkılıyorum Çünkü.... Popüler olmak Hiç bir şey Özünü kaybetme yeter....

Sıkılıyorum Çünkü.... Yazına Nazikçe Yorum Bırakıyorum. Aynı Hassasiyeti Bana Göster....

Paylaş Kurtul Hayat Paylaştıkça Güzel

Aslında Hikayemiz şöyle başlıyor. Bizim sarı oğlan Mayıs mayısssss efendim!!!!! Bak sana ne göstericim. Gelemem işlerim var. Bak pişman olmayacaksın. Bizim grup arkadaşlarından biri yollamış gel bak. (Tüm Dünyanın oynadığı Hobbit Strateji üzerine ) Neyse ben söylene söylene gittim yanına 

Bir resim Hobbit House Balat Arkadaşım gitmiş. Ben... 

Hakkımda 5 Şey Mayıs....

** İğne olurken ve Kan aldırırken korkarım. Ve bunun aka bininde bayılma durumlarım söz konusu...

** Dış görünüş İlk intiba Ukala kendini beğenmiş. Kasıntı olduğum rivayetler arasındadır. Burnun havada diyenlerde çoğunluktadır.

Unutkanlık ...

Bir kaç ay önce sabah uyandım. Gün içerisinde rutin ritüellerimi yerine getirdim. Ve evden çıktım. Büşra,ya doğru giderken birde baktım parmağımda yüzüğüm yok ay dedim yine evin içersin,de bir yere koydum. Evi temizlerken kullandığım temizlik maddeleri Ace,domestos ağırlıklı olup temizlik sırasında elimde kolumda bir şey olmamalıdır. Bu sebeple yüzüklerimi çıkarıp bir yere koyar sonra bir kaç saat aradıktan sonra hep bulurdum. Bu sefer öyle olmadı.

Benim Güzel Ülkem

Son zamanlarda bu ülkede doğduğum için ne kadar şanslı olduğumu daha fazla idrak etmeye başladım. Çok fazla bir yurt dışı deneyimim yok. Dolayısıyla çok fazla yabancı tanıdığımda yok. Sadece Tayland Bang-Kong / Phuket'e gitmiştim balayı için o kadar. 

İnsan İlişkileri Ve Ben....

Hayatıma baktığım zaman ciddi manada bazı durumlara bağlıymışım diyorum. Bunlara örnek:

verecek olursam en büyük bağımlılığım bazı insanlara karşı aşırı özveri ve bazı durumları tol ere etmek diyebilirim.

İki Kitap / İki Yorum...

Martıya Uçmayı Öğreten Kedi

Dostluk ne zaman başlar ?

Okyanusa dökülen petrolden zehirlenen genç martı Kengah karaya ulaşmayı ve orada yumurtlamayı 

başarır. Ölmeden önce, içinde yavrusunun bulunduğu yumurtayı kedi zorba,ya emanet eder ve ondan üç konuda söz ister...

Mayısın yorumu Kitabın yazarı: Luis Sepulveda Çevirmen: Saadet Özen Sayfa sayısı: 128

Kitap Basım Can yayınları

 Hikaye genel anlamda öyle alalade bir kitap değil. Bunu baştan belirtmeliyim. Bir kedinin ve

arkadaşlarının uçamadığı halde bir martı yavrusuna bunu öğretmesi sevgi, sorumluluk

özgür olmayı, bağımlı olmamayı öğretmesi,grup arkadaşlıkları içresinde

birliği,beraberliği,ve hepsinin çözüm için çabaladığını bu hikayede okuyup 

görüyoruz. Yardımlaşma, ve  söz vermenin bu sözü yerine getirmenin ne kadar

büyük bir erdem olduğunda hikayeden okuyup gördüm.Şiddetle tavsiye ederim...

Ben Ve Bisikletim 1....

Olaylar bundan yaklaşık 4 yıl önce başladı. Bizim sarı oğlanla o dönem çıkıyoruz bizim ki İstanbulu da bilmiyor (saf köylü) ben nereye gidelim dersem oraya gidiyoruz. Gene günlerden bir gün ben buna adalara gidelim dedim. Neyse bindik vapura gittik Büyük Ada'ya. Bizim ki daha önce gitmediği için burada ne yapılır diye sordu. Hay dilimi eşek arısı soksaydı da demeseydim. 

- Bisiklete binilir..!

Kuzguncuk / Çınar Altı.....

Yaz ayının bittiği ve soğuk kış günlerinin yaklaştığı bu sonbahar günlerinde bir boşluk yakalayıp kendimizi İstanbul sokaklarına salmanın eğlencesi bir başka oluyor. İstanbul; trafiğine, kalabalığına veya karmaşasına rağmen çok güzel bir şehir. Belki de bir ömür boyu gezseniz bile hep keşfedilecek görülecek yeni bir güzellik karşınıza çıkarıyor. 

Sloganım Dur Alma 2

Nerede kalmıştık. Son bıraktığımda kendime mayıs dur alma diyordum. Hala sloganıma devam ediyorum. 24.07.2016 sizlerle bu fikrimi paylaşmışım. O zamandan beri neler yapıyorum Biraz sizlere anlatayım. 

Sinemalarda Bu Ay/ Ben Hur

Biz yine istiklal semalarında gezerken bizim ki gel sinemaya gidelim dedi. Ne var vizyonda                                     falan filan derken Ben Hur'a gidelim dedi.

Karaköy / Baltazar

Uzun zamandır nerelere gidiyorum. Ne yapıyorum yazdığım yok bende iki çiziktirik atayım dedim. 

Sık sık gitmediğim ara ara uğradığım mekanlardan biridir Kara köy Baltazar....

Konuşma....

                                     
                                 Psikiyatrik rahatsızlığı olan biriyle Nasıl Konuşma(MA)lıyım???

                               Yalnış                                                                                 Doğru

                                                                                                              Tam olarak nasıl hissettiğini 

Ya hepimiz yaşıyoruz böyle şeyler                                                             anlamıyor olabilirim ancak

                                                                                                                  benim için değerlisin.Ve sana

                                                                                                                   yardım etmek istiyorum..

Gratis İndirim Günleri...

Gratis indirim Günleri Pazar gününe kadar devam etmektedir. Herkese duyurulur. Eksik ürünleriniz varsa muhakkak alın derim. Ben neler aldım. Şöyle aşağıya bakınız derim.

Sinemalarda Bu Ay/ Star Trek Sonsuzluk

En son gittiğim filmi anlatayım dedim. Star Trek Sonsuzluk. Yeni serinin 3. filmi kadro aynı artık oturmuş sayılır. Ben Star Wars serisini daha çok severim ama bilim kurgu olsun taştan olsun mantığıyla bu seriyi de izledim .

Jean Christophe GRANGE. Lontano / Kitap Tanıtımı

Birazda kitap diyelim mi ..! İlk önce şunu belirteyim daha önce hiç okudunuz mu bilmiyorum ama eğer okumadıysanız çok şey kaybedeceğiniz bir yazar. Jean Christophe GRANGE. 

Sinemalarda Bu Ay/ Buz Devri 5 Büyük Çarpışma

Scrat,in Meşe palamudunun peşindeki bitmek bilmeyen tabiki bu kez Dünya'nın dışına çıkmasına neden olur. Ancak Scrat bir takım şansız tesadüfler sonucunda dünyayı yok edebilecek olaylar zincirini başlatır. Dünyaya çarpacağı kaçınılmaz olan göktaşından kaçabilmek için Manny,Sid,Dieogo ve arkadaşları daha önce hiç görmedikleri yerler ve yaratıklarla karşılaşacakları bir yolculuğa çıkarlar. 

Mayısın Önerilerinize İhtiyacı Var......

Bu aralar nedendir bilinmez kendi blogumla ilgili sıkıntılarım var. Kalem kalem yazmam gerekliyse şöyle

Samed Behrengi / Bir Şeftali Bin Şeftali / Kitap Tanıtımı

Bir şeftali Bin Şeftali adlı kitabı elinize aldığınızda bakmayın 53 sayfasına nice kitaplara kafa tutan nicelerini cebinden çıkaracak bir öykü sizi bekliyor olacak. Düzene ve toplumdaki eşitsizliğini Ali Mehmet ve bir şeftali üzerinden anlatan Samed Behrengi,yi ayakta alkışlıyorum. 

Önemli Olan,Nelere Değer Verdiğin ve Neleri Önemsediğindir....

Bir gün New-York'ta bir grup iş arkadaşı, yemek molasında dışarıya çıka. Gruptan biri, Kızılderili'dir

19 Ağustos 2011

9 Ağustos 2011 di sanırım çalışıyorum. Darma duman olmuşum. Sıcaklar bir yandan nöbetler diğer yandan telefonlar susmaz kafayı sıyırmaya ramak kalmış rengim ruhsatım atmış. Aslı,yı merdivenlerden inerken gördüm. Apar topar bizim departmana kendini atmasıyla konuya balıklama daldı. Mayıs seni biriyle tanıştırıcam ne dersin. Kahve çay içmeye gidelim diyoruz. Ne dersin Aslı anlatıyor ama benim beynim yanmış. Car car durmayan telefondan bunalmışım. Aslı sussun diye he he olur tamam dedim. Aslı güle oynaya çıktı. Bende içimden çok yoğun Allah'ım şu gün bitse de bir eve gitsek derdindeyim. Akşam oldu mesai bitti. Vapurda temiz havanın etkisiyle bir kendime gelip ben ne yaptım ya!!!! Biriyle tanış kendini anlat. Onu anlamaya çalış git buluş özümse huyu,suyu, bla bla uzun hikaye keşke yok olmaz mı? Deseydim. felan feşmekan Aslı umuyorum unutur bunca yoğunluğa bende arada kaynar giderim. Diye düşünceler içesinde evime vardım.

Jo Nesbo Leopar / Kitap Tanıtımı

Oslo,da İki kadın ölü bulunur Nasıl açıldığı belirlenemeyen yirmi dört yarayla kendi kanlarında boğulmuşlardır. Bir seri katilin işine benzeyen bu cinayetler kısa zamanda basının ilgi odağı olur.

Ortada bir ipucu yoktur, Polisin eli kolu bağlıdır ve onlara yardım edebilecek tek kişi Hary Hole Hong Konğ'da inzivaya çekilmiş,Kardan Adam vakasının travmasından kurtulmaya çalışmaktadır. 

Babasının ağır hasta olduğunu duyan Harry gönülsüzce Oslo'ya döner. Katil elini yeniden kana bulayınca soruşturmaya dahil olmaktan kendini alamaz. Ve çok geçmeden hem mesleki yeteneklerini hemde kişiliğini sınayan bir psikopatla karşı karşıya olduğunu anlar. 

Arka Bülten 

Sinemalarda Bu Ay /Jason Bourne

Geçen hafta sinemaya gittim. Serinin ilk 3 filmini izlemediğim halde ısrarla Jason Bourne 4 e gittim. Bizim ki her zamanki gibi şaşkın. Ben zaten her zaman böyleydim Game of thrones e bile 5. sezonundan izlemeye başlayıp sadece 5 ve 6. sezonları izledim. Ama yanlış anlaşılma olmasın diziye tamamen hakimim. Bizim sarı oğlana sadece bir kaç bin soru sormuş olabilirim. 

Fikirlerin Değişmiş Olgunlaşmışsın Sen....

Bazı yazılarımda sizlere kendimi ufak ufak tanıttığımı kendimle ilgili doneler verdiğimi düşünüyorum. Yada Öyle sanıyorum bilemem de Çocukluk ve Ergenlik dönemlerini biraz deli dolu geçirdim. Nasıl mı ?? Genelde huysuz,aksi, ve bunalımlı bir karakterdim. Mız mız mızıkçı, içine kapanık Depresyon her yanımdan akıp gitmekteydi. En bilindik cümlem offf sıkıldım. off off gayet sorunlu bir ergendim Aaaa dostlar Zaman geçti. Takvimin yaprakları eksildi. Yeni takvimler geldi. Okul Yılları bitti. İş Hayatı geldi geçti. Ve ben büyüdüm. 

Top kapı Sarayı / Arkeoloji Müzesi...

Bu gün müze gezimizin ikinci kısmını yazıyorum. Top kapı sarayı içindeki Arkeoloji müzesi. Müze girişinde mutlaka müze kart alınız. Sadece müzeye giriş 20tl kart alırsanız 40tl fakat 1 yıl boyunca bir çok müze ve saraya, her birine 2 defa girme hakkınız oluyor. Çok daha ekonomik.

Müzeler / Yerebatan Sarnıcı

 Bu gün size biraz öz eleştiri ile birlikte müze saray ve kültür turu gezimden bahsetmek istiyorum. Cumartesi gecesi bizim sarı oğlan ortaya bir fikir attı. 

- yeter evde oturduğumuz, yarın pazar çıkalım bir şeyler yapalım önce dışarıda bir kahvaltı yaparız sonrasında da doğaçlama olsun dedi.

Mıcheal Ende / Bitmeyecek Öykü

İyi günler Michael Ende nin uzun yıllar önce okumuş olduğum Bitmeyecek Öykü isimli kitabını tekrardan okudum ve hemen yazmak istedim. Hatta bu kitabın 2 tanede filmi olduğunu öğrendim ve oturdum onlarıda izledim. 1. film 1984 2.si ise 1990 yapımı açıkçası ilk filmi biraz daha beğendim .kitaba daha sağdık kalarak ilk 200 sayfayı anlatmışlar. Ama 2. film o kadarda hoşuma gitmedi kitapla örtüşmüyor birde senaryosu falan çok basit olmuş.

Sloganım Dur Alma....

Aslında olayım yaklaşık 2,5 ay önce vuku bulmuştur. Evi derleyip toplama, dolapların içlerini düzeltme eylemine giriştiğim zaman mantıksız, anlamsız, bir çok kıyafet almışım. İçlerinde maalesef etiketi olanlarda mevcut, sarı oğlanla bunun tartışmasını çoğu kez yapmışımdır. Onun için mantık şudur: Pahalı olsun 1 tane olsun giyindir. Benim için ise çarşı pazar fark etmez ucuz olsun çeşit çok olsun. Tabi gereksiz ne varsa ucuz diye alınınca Bir yığın olarak hepsi gar dolapta beklemektedir. 

Sinemalarda Bu Ay/ Kung Fu Panda 3

Bu günde biraz animasyon diyelim ve Kung Fu Panda 3 ten bahsedelim. İlk iki filmi izlediyseniz mutlaka bunu da izleyin derim. Başrol de ki kahramanlar aynı usta shifu, kaplan, engerek, turna, maymun, çekirge ve tabi ki de po. 

Japon Bahçesi / Dolma Bahçe Sarayı

Can sıkıntısı dolu bir günü İstanbul da ufak gezmelerle atlatabilirsiniz. İşte size birkaç örnek. İnternet üzerinden yaptığım araştırma sonucu Japon bahçesi diye bir yer olduğunu ve balta limanı sahilinde bulunduğunu öğrendim . Tabi ki de benim gibi uzak doğu hayranı bir kişinin burayı görmemesi olamazdı. Başta şunu belirteyim olur da giderseniz beklentileriniz çok yüksek olmasın. Çok büyük bir yer değil ve pekte ahım şahım olduğu söylenemez. Neyse ben biraz tarihçesinden bahsedeyim. 

Boğaz dokuz (kırk) Boğumdur...

Çok uzun uzun yazmak niyetimde değilim. Büyük cümleler kurmak büyük söylemlerde bulunmak elimde kır bacımla bir oraya bir buraya saldırmak ?? Bana yakışmaz.. Sadece toplum olarak sosyal mecralarda birbirimizi hunharca canını acıt malıyım. Parçalara ayırmalıyım . Aklı selimlik olarak iyi gelmediğini düşünüyorum. Beni sayfamızdan silin Bir taraftar edasıyla fanatikleşme yerine biraz sakinleşip konuşmak,yazmak,duygu düşüncelerimizi paylaşmak, Boğaz dokuz (kırk) boğumdur. 

Sosyal Medya,da İnsan Manzaraları...

Sosyal medya' Gün geçtikçe bana,başarılı ama kötü kalpli bir illüzyonisti andırıyor. İşinde o kadar iyi ki. Kimim aslında ne olduğunu, neler yaşadığını bilebilmemiz imkansız. 'kötü kalp'ten kastım ise; herkesin sizden çok daha süper bir hayatı varmış da düzenli olarak bir şeyleri kaçırıyormuşsunuz gibi hissettirmesi ve gösteriyi asla sonlandır maması. Gösteri' nin sonlanmaması zaman içinde gerçeklik algımızı paramparça ederek,insanlardaki huzursuzluk seviyesinin artmasına ve sıkıntılara neden oluyor. 

İnsanlar hayatlarının en etkileyici an'larını (Fragmanlar) paylaşmaya pek hevesliler.Filmin genel notu ise çoğu kez vasatın altında, biliyorum. En yakınlarımdan biliyorum.

Kitap Tanıtımı / MoMo / Michael Ende

Hayatım,da kitap olarak gerilim,korku,polisiye,fantastik,mısır ve firavunlar mı ?Hayır bitmek bilmeyen çocuk kitaplarını,da bayılırım.

Michael Ende büyükler için çocuk hikayeleri yazıyor. Yazarı uzun yıllar önce Bitmeyecek Öykü isimli kitabıyla tanıdım. Kitap gerçekten çok değişik muhteşem bir hayal gücü ile yazılmış sizi tamamen farklı bir dünyaya götürüyordu.

Hatta aynı isimle çizgi film olarak 90 lı yılların sonunda TRT de de yayınlanmıştı. bu gün size kazara bir kitapçıda bulduğum ve hemen aldığım yazarın yeni kitabı sandığım ama sonra Bitmeyecek Öyküden de önce yazılmış olduğunu öğrendiğim kitabı MOMO dan bahsedeceğim. 

Ramazan Boyunca İftarda Nerelere Gittim

Aslında kendime baktığımda şu mekana gitmezsem Ölürüm biterim sürünürüm durumlarım asla olmaz. Bir hastalık sanırım aynı yere mekana defalarca gitmem. Böylede cinsim. Ramazan ayı arkadaşlarımla buluşma zamanıdır. Eskiler bir yad edilir. Eskiye özlem artar . Kısacası arkadaşlarımla buluşma ritüelleri her ramazan aksatmadan yaparız. Toplanma güzel olmasına güzeldir amma ve lakin yer ve mekan durumları herkesin kolay ulaşabilmesi bunlar sorundur. Herkesin rahatlıkla gelebileceği bol toplu taşıma vasıtayla rahatlıkla gelinebilmesi ortak bir noktada bulunması bizim için bir kuraldır. 

Geride Kalan Mermanat / Belgesel

Uğradı başıma hayatın kışı

Bu sene de bir hikmet var nenni nenni 

Gel yavru  ağlayıp üzme sen beni

Bu ağlamak yüreğime kor nenni nenni 

Bir kuruşum yoktur kefen alayım 

Emmime dayıma haber salayım

Bir toprağım yoktur mezar bulayım

Ahirette mi bize mezar var nenni nenni

Aşık olan şu dünyayı neylermiş 

Döner döner bahtım karadır dermiş

Masum olan Karbela'ya gidermiş

Bari dosta selamımı ver nenni nenni

Sinemalarda Bu Ay / Sihirbazlar Çetesi 2

Bu ay izlediğim Sihirbazlar çetesi gayet başarılıydı. Film seri olarak mevcuttur. İlki 2013 yılında seyirciyle buluşmuştur. Hikayesi illüzyon ve soygun,intikam niteliğindedir. İzlemediyseniz izlemek için birden başlamalısınız. 

Sihirbazlar çetesi 2 bol şaşırtmalı, sürprizi bir an eksik olmayan,İlüzyon sahneleri,Roobin Hood sitili tarzları aksiyon ve filmin akıcılığı, temposu bir an bile düşmedi. Zekice yazılmış bir senaryosu bunun yanı sıra filmin beklediğimden bir tık bile daha iyi olduğunu düşünüyorum. 

Kitap Tanıtımı / Wulf Dorn / Fobi

Fobi/ Romanın Konusu : Sarah Bridgewarte kitap editörlüğü yapan birisidir. Sarah bir süre sonra garip bir korkuya kapılıp iş hayatından istifa edip, kendini eve kapamıştır. Kocası Stephan ise mimardır. İşlerinin yoğunluğu sebebiyle sürekli şehir dışındadır. 

Bir akşam Sarah oğlu Harvey uyutmak için yanı başında dururken Aşağıdaki kattan gelen gürültüleri duyar. Sarah kocası Stephen iş sehatini çabuk bitirdiğini eve geldiğini düşünür. Sarah Mutfağa doğru indiğinde ise şöyle bir manzara ile karşılaşır. Karşısında yüzü feci bir şekilde yanmış ve stephanın kıyafetlerini giyen yabancı bir erkek vardır. Sarah çok korkar ve evinden gitmesini ister. Adam ise kendisinin Stephan olduğunu iddia edip tüm davranış ve hareketleri onun gibi davranmaktadır. Sarah bir kurtuluş yolu bulmak için bu yabancı adamın oyuna dahil olur....

Sinemalarda Bu Ay / Warcraft

Uzun zamandır beklediğim. Ha çıktı ha çıkıyor derken Warcraft sinemalara teşrif etmiştir. Yüzüklerin efendisi gibi seri olacağı kesin gözüyle bakıyorum.

Warcraft temeline baktığımda aslında bir bilgisayar oyunudur. Ben oyunu oynamadığım ve bilmediğim için sizlere oyunla ilgili detaylan,dıramıyorum. Kusurumu maruz görün..    

Görsellik,efektler,makyaj,kostümler,filmin  müzik olarak muazzam. Yıldız Oyuncu kadrosunda ise Paula Patton,Travis Fimmel,Ben Foster,Robert Kazinsky, oluşmaktadır. Senaryo,kurgu,işleyişi olarak bence gayet iyiydi. Film devam niteliğinde olduğu için sonu biraz askıda kaldığını düşündüm. Beklenti olarak herkesin farklı algısı olduğundan film değişkenlik gösterebilir. Filmin türü aksiyon,fantastik,macera, 

Film için Benim size tavsiyem 2 saatlik zaman diliminde 3 boyutlu izle melinizi tavsiye ederim. 

Konuyu toparlarsam Bence Wacraft Çok iyi bir film olup 2 saatlik Görsel bir şölen olduğunu düşünüyorum. 

Kızsal Şeyler...

Kullanmış olduğum makyaj ürünlerini ne zamandır sizlere anlatmak istesem,de bir fırsatını bulamıyordum. Kolları sıvadım. Pc başına geçtim. Kendimi motive ederek yazmaya başladım. :) 

Lancome Hypanose Drama Maskara : Malum biliyorsunudur diğer yazımda sizlere bahsetmiştim. Sağ göz kapağım düşük hal böyle olunca kullanmadığım denemediğim ürün maskara kalmadı. Bunlardan ilki Lancome Hypnose Drama maskarası ilk aldığımda vadedilen söylemler Kirpiklere hacim sağlayan, suya dayanıklı olması ve kirpiklerin kıvrılması bunların büyüsüne kapılan ben hemen bir tane üründen aldım. Gel gelelim sayın okuyucu iş icraat bölümüne gelince bende çok fazla işe yaramadı. en sevmedigim özelligi ise kirpiklerimi çok fazla yapıştırması ikincisi zaman geçtikçe bol bol topaklanması ve günün herhangi bir saatinde o topaklanmanın bariz şekilde görünmesi hiç hoşuma gitmedi. Fırçanın düz oluşuda çok benlik değildi. Temizleme kısmıda evlere şenlik 2 kere temizleyip bir kremle anca zoraki çıkmakta

Yeni Yaşa Girerken.....

Haziran ayı biraz benim açımdan çetrefilli geçiyor. Daha önceki yazı dizisinde sağlıkla ilgili sorunları sizlerle paylaşmıştım. Onun devamı gelecek sadece birazcık es vermek istedim. Güzel enerjiyle pozitif yazı yazıp yanımda olduklarını hissettiren arkadaşlarıma teşekkür ederim.

Perşembe günü arkadaşlarla birlikte tur yollara ait gemilerle iftar yaptık.İlk sürprizlerim dogüm günü çocuğu olarak kutlanmaya başlandı. Arkadaşlarımızla ağzımız kulaklarımızda geceyi sonlandırdık. 

Kafes & Sakın Gözlerini Açma & Josh Malerman

Kafes adlı kitabın konusu: Bilinmeyen bir varlığın ortaya çıkmasıyla, dünyadaki tüm insanlar yavaş yavaş öldürmesiyle başlamaktadır. Yaratığa veya varlığa bakan kişiler ilk önce akıllarını kaybeder. Daha sonrada kendilerine.çevresine zarar vererek öldürürler. Olayların başlangıcından 5 yıl sonra hayatta kalmayı başaran Malorie ve iki çocuğu nehrin kenarında terk edilmiş bir evde yaşıyordu. Malorie ailesini güvende olabileceğine inandığı bir yere götürmek istiyordu. Yolculuk tehlikelerle doluydu. Ve onları takip edecek bilinmeyen bir varlık. Malorie bu yolculuğa çıkabilecek mi ? İki çocuğunu bilinmeyen varlığa karşı koruyabilecek mi?? Korkuları ?? Cesareti ?? Kararlılığı ?? Tüm sorular kitabın sayfalarında.... 

Özün Sözün Ve Davranışın Bir Olduğunda Özgür Olursun

İnsanları incelediğimde, en çok ifade bozukluğundan hayatlarının karıştığını gözlemliyorum. İfade bozukluğunun başında net, açık konuşamamak yer alıyor,diğer ülkelerde nasıl bilmiyorum ama bizim ülkemizde 10 kişiden 9.9 unun ifadesi dolaylı yada imalı. Genelde açık ve net bir şekilde kendimizi sözle anlatmak yerine ya dolaylı bir anlatımla, demek istediğimizi anlasınlar istiyoruz yada hareketlerimizden ne demek istediğimizi anlasınlar bekliyoruz ve doğal olarak kimse alt yazılarımızı okuyamıyor, bu durumda alıngan,kırılgan oluyoruz. Birinden bir şey istediğimizde yada onlara hayır demek istediğimizde uzun uzun açıklamalar yapmakta bir başka yorucu ifade şekli. Tek bir cümleyle açık ve net ne istediğimizi yada istemediğimizi söyleyemiyoruz. Uzun ve sıkıcı açıklamalar hem bizi hem karşımızdakini sıkıyor aslında ama nedense yanlış anlaşılmaktan ödümüz koptuğu için bu yolu seçiyoruz. Bazen birilerine ödev veriyorum "bu hafta hiç açıklama yapmayacaksın yasak diyorum. O hafta bir dahaki gelişinde "bu çok zor, açıklama yapmadan konuşamıyorum" diyorlar. 

Atölye Kafası

Düğün,nişan,kına,kokteyl,baby shower,sünnet,mevlit,cenaze, doğum günü,gelinlik, nişanlık bunların hepsi için Alo Mayıs sizler için var hattını arayabilirsiniz. :)) Halayda elinde mendille, zılgıt ise itina ile çekilir. Hedefimiz müşteri odaklı olup müşteri memnuniyeti üzerine kurulmuştur. Ekibimle ben sizin için varız :) Mayıs ayı bereketli bir ay olup saydıklarımın bir çoğuna gitmeye nail oldum. Güzel olmasına güzel ama buralardan biraz uzaklaşınca, pc başına gelince konu birikti nerden başlasam diye karalara bağlandım. 

Sinemalarda Yapılmaması Gereken 9 Kusurlu Hareket...

Sinemaya gitmeyi oldum olası severim. Kış aylarında en keyifli aktivite,lerden biri olduğunu düşünürüm. Buraya kadar sorun yok. Film başlamasıyla rahatsız olduğum noktaları sizlere anlatacagım... 

* Filmin başlamasıyla pür dikkat izlerken Geç gelen izleyici Cinimmmmm senin kafanın silüetini 

ekranda görmek zorunda mıyım ??? Seans saatleri belli filme başlamadan bir 10 dakika reklam. Keyfim kahyası deme Kurallara Uy ...

Şahane Hatalar Cumartesi & Lorraine Freeney & Tara Mccarty

Yolum D&R düştüğünde kitap bölümünü gezerken daha önce okumuş olduğum şahane hataların 4 serici olan şahane hatalar cumartesi kitabı aldım. Serinin 2 ve 3 cüsünü maalesef bulamadım. Hepsi birbirinden bağımsız olduğu içinde sorun etmedim. 

Cafe Naftalin K

İşten daha yeni ayrılan arkadaşım beste yana yakıla bugün beni aradı. Mayıs evde duramıyorum çıkalım bunalıyorum. Bende Beste daha 1 hafta olmadı işten ayrılalı ve her gün dışarıdasın evde durduğun yok ki Paçi deyince ajitasyon,nun dibine dibine vurup son kapanış cümlesi bol ana fikirli hatır için çiğ tavuk yenirle bitirdi. 

Yalnız burda bir es veriyim. Beste yapı itibarıyla biraz havai olduğu ve nereye gideriz ne yaparız kısımlarının bir çoğunu bana yüklediği için ben bir ifrit olurum. Bestenin çay aşkı ve kahve aşkını bildiğimden hadi dedim yürü seninle balata gidiyoruz. 

Kitap Tanıtımı/ Marc Raabe / Şok

Elimde listem okunacak bir yığın kitap ve benim hala kitap alma çabalarım. Bitir kitaplarını öyle al dimi yok takıntılıyım. Marc raabe nin ilk defa kitabını okudum. Ve böyle bir adamın romanlarını tesadüf eseri bulmam beni hayıflandırdı.  Kitabın ismi Şok bende okurken bitiminde şok oldum. Kitabı elime almamla bitirmem 3 günümü aldı. Zekice işlenmiş kurgusu, ki aklıma gelebilecek tüm senaryoları beynimde oluştururken beni ters köşeye yatırdı. Romanın içinde olayların, durumların geçmişle şimdiki zaman arasında bol bol geçişleri mevcut. Aklınız karışmıyor merak etmeyin. Ve iddia ediyorum asla sıkılmayacaksınız. Sinir olduğum nokta ise gül gibi kitap yine hiç bir yerde popüler olmaması .... 

Özgün Olmak

Geçen hafta Çarşamba günü akşam olmuş herkes köşesine çekilmiş bende pc başında yanımda kahvem öyle blogger dünyasında gezinirken bir bloggerin yazısı dikkatimi çekti. Aslında dikkatimi çeken yazının ilk giriş kısmıydı. Velhasıl kelam yok canım benim yazıma benzemiyor minik başlık anımsatmış olabilir. Fesatlanma Mayıs, kötü düşünme Mayıs aynısı bile değil mayıs, diyerek kendimi teskin ettim. Ettim amma sonradan yüreğime düşen kurt ara ara bir bak mayıs diye beni dürtükleyerek devam etti. Şeytan ayrıntıda gizlidir. Günler günleri kovalaya dursun. Yine bir yazı dizisi  hazırladım yazdım paylaştım.  

Ahhh O Saçlar..

Ahhh o saçlar yok mu o saçlar ömrümü yiyen saçlar halıda, yerlerde, çarşaflarda, daha önce anlatmıştım. Aşırı dökülen saçlarımı, ilk önce yeme düzenimi değiştirerek var olan dökülmeyi durdurmaya çalıştım. Sonuçlar olumlu yönde giderken bununla yetinmedim ek takviyelerde yaptım. Biraz sizlere bunlardan bahsedeyim. Kullanmış olduğum ürünleri uzun vadede kullandım. 1 hafta kullanıp tamam oldu bitti.  Sonuç nerde demeyin. Saçların kendine gelmesi zaman almakta dostlar...

Sİnemalarda Bu Ay / Kaptan Amerika Kahramanların Savaşı

Uzun zamandır beklediğimiz film nihayet vizyonda. Cuma 

akşamı 21:00 için biletlerimizi aldık. Salon full doluydu. Saatimizin gelmesiyle koltuklara yerleştik. İlk izlenimlerime gelince olağanüstü bir marvel filmi Görsel şöleni,kurgusu çizgi romanlarından okuduğunuz sahnelerinin bazı bölümleri beyaz perdede görmek heyecan vericiydi. Dövüş sahnelerin hepsi mükemmeldi. Kahramanların çok olması nedeniyle nasıl bağlantı kuracaksınız diye düşünürken hepsi yerli yerinde cuk diye oturmuş. Hiç birisi sakıl durmamış verilen araya kadar bir saniye bile gözümü kırpmadan izledim. Hatta ara olmasın bile diye düşündüm. Filmin ikinci yarısında örümcek adamın ekibe katılmasıyla birlikte film çok daha renkli bir hale geldi. Özellikle örümcek adamın dövüş sahnelerinde yaptığı gevezelik ve çocuksu tavırları sinema salonunu kahkahaya boğdu. 

Alışveriş

Huuuuu Huuuuu

Canımmm....

Canım 4 keredir arıyorum ....

Canımm nerdesin ....

Arıyorum bir aç sana şu telii....

O Telefon ne işe yarıyor....

Ya telefonu kısıyorsun ya açmıyorsun....

10 kere aradım. Şu telefonu bir açar mısın....

Ölsem kalsam başıma bir durum gelse haberin olmayacak.....

Avm,deyim....

Tabak Alıyorum, Alışverişe vurdum. Kendimi !!!!!

Aynalı Kavak Kasrı

Sanki bugün son günmüş gibi 

Dolu dolu yaşamak istiyorum ben 

Her ne çıkarsa yoluma 

Selam verip yürümek istiyorum ben...... 

Sarı oğlanda aynen benim gibi bu günlerde keyfi hiç yok. Ne zamandır düşünüp duruyordum biraz keyiflenmesi biraz neşelendirmek İkimiz içinde iyi olur düşüncesiyle salı günü için rezerve yapmayınız bana aitsiniz diyerek :) sarı oğlanla sabah için randevulaştık :)))

Sinemalarda Bu Ay / Orman Çocuğu

Sinemaya gitmeyi severim fırsat buldukça da gitmeye çalışırım. Belki bazılarınız çocukça bulacak ama özellikle animasyonları çok severim. Neyse konuya girelim. Bu gece Walt Disney yapımı Orman çocuğu isimli filme gittim.

İlk izlenimim film gayet başarılıydı. Ama değişik bir tarzı vardı normal bir film deseniz değil animasyon deseniz oda değil ikisinin arasında bir tür olmuş.

Film 3D yani boyutlu o şekilde seyretmenizi tavsiye ederim. Çünkü film başlar başlamaz kendinizi gerçekten bir ormanın içinde hissediyorsunuz. 2D izlerseniz aynı tadı alamayabilirsiniz.

Wılbur Smıth & Nehir Tanrısı

Kitap tanıtımlarına devam. Bu gün baya eskiden okumuş olduğum Wilbur Smith'in Nehir Tanrısı isimli kitabını size tanıtacağım.

Eğer yazarın kitaplarını okuduysanız tarzını az çok bilirsiniz. Ben yinede değineyim. Yazar genellikle 17- 18. yüzyıl Afrika coğrafyasında geçen Avrupalı karakterlerin maceralarını konu alan aksiyon ve maceranın asla düşmediği eserler yazmıştır.

Eserlerinin çoğu seriler halindedir ve her bir kitabında bir ailenin değişik kuşaklarını ve onların maceralarını konu alır serilerin ismi ailenin soyadıdır.

Bu eserinde fark ise çok daha eski bir tarihte geçen bir hikayeyi anlatmıştır. Bu kitap yazarın daha sonra Mısır Serisi adını alacak serinin ilk kitabıdır. 2016 itibariyle seri toplamda beş kitaba ulaşmıştır.

Sağlık& Düzenli Beslenme& Bir adet Bendeniz 2

Sağlıklı düzenli beslenmenin ikinci yazı dizisini sizlerle paylaşmak tayım. İlk önce kendi bilgilerimi doğru sanıp, yanlış yaptıklarımı sizlere anlatacağım.

En büyük yanlışlarımdan birisi okuduğum ne varsa kendi bedenimde hunharca denemem. demezler mi sen minik kobay faresi misin ? O bedeni nasıl kullan makasın?? Maydanoz suyu tok tutarmış dene. Soğan suyu ödem atarmış dene. Dukan diyeti aaa denemeliyim kimden ne eksiğim olsun geri kalmayım. Kiraz zamanı geliyor bak birebir Ödem atar ödemm saplarını atma kaynat iç nidalarıyla Allah Allah diyerek pazarlara koşmam Alkali sular denendi. Sonuç şok diyetlerle, detokslarla, evet ilk zaman diliminde kiloyu  vermekteyim. Gel gelelim bıraksam tekrar almaktayım. Sanki o pıt pıt yağlar bana el sallıyor önümüze gelene bir tekme diyerek el ele kol kola bir postacının zarfı gibi gelmeyi beklemekteler.

Ev dekorasyon & Değişim

Evettt evladım yatınız kanepeye doğru derinlere çok eskilere gidiyoruz. Çocukluk ve erkenlik yıllarım küçük Emrahın kaşları gibi bol sancılı bol salçalı su gibi bunalımlı hezeyanlar ergenliğin getirmiş olduğu antin kuntin geçmiştir. Sonraki dönem içe kapanma sosyal hayat sıfır korkudan dışarı çıkmam ev ev çalışma hayatıyla kabak çiçeği misali açılma dönemi başlamıştır. İş hayatına ara vermemle tipik ikizler burcunun bana katkısıyla evde oturamama ve sürekli bir şeylerle meşgul olma hissiyatı vurunca ver elini kendini kurslarda bulma seansları başlamıştır. Bir yazımda belirtmiştim aktif tavşan zıp zıp orda burda hee evet oo benim parmakla göstermeyin utanırım :) :) 

Evlilik....

Selam..!

Bu gün değişik bir şeyler yazayım dedim. Baştan belirteyim yanlış anlaşılma olmasın ben ne bir uzmanım ne de her şeyi biliyor havasındayım. Ne de benim yazdıklarıma göre bir şeyleri yapın demiyorum. Ben sadece naçizane son 2.5 yılımı kaplayan bir konu hakkında yazmak istedim.

EVLİLİK..!

Bir kabus mu ? Yoksa bir peri masalı mı ? Bu konu da ilk olarak belirmek istediğim şey erkek ve kadının olaya bakış açısının tamamen farklı olduğu. Erkeklerin % 90 nı evliliğe asla hazır değildir. Türlü sebeplerle kaçarlar mazeret uydururlar veya kaçınılmaz sonu ertelemeye çalışırlar. Kadınlar ise tam tersi artık yetiştirme tarzımı dersiniz, Toplumun dayatması mı dersiniz, yaş ilerledikçe yalnız kalma kork usumu derseniz,  onu tam bilmiyorum ama 25 den sonra ziller çalmakta  hormanlar evlenmelisin diyor sanırım.  30 iseniz mahalle baskısı hiç bitmez taklamazsanız bile bir noktadan sonra kemanın yayları gibi sinirlerinizi bir hala kızı bir amca oğlu mahallenin çenesi düşük Ayşe teyzesi olur olmaz sözleriyle zıplatır.

Stephen Kıng / Kara Kule Serisi

Biraz ara vermiş olduğum Stephan Kingin Kara Kule serisini anlatayım istiyorum. Daha önce ilk 5 kitabı tanıtmıştım. Şimdi 6. kitap Susannahın şarkısı ve 7. kitap yani final olan Kule yi tanıtacağım.

5. kitap yani Callanın kurtları çok ilginç bir finalle bitmişti. Rahip Callahan dünyalar arasında gezinen bir gezgindi. Ve şimdi hayatını hiç tanımadığı adını bile duymadığı bir adamın kitaplarında görmekteydi. Bu nasıl olabilirdi ?

Buz Gibi Soğuk & Tess Gerrıtsen

Oldum olası polisiye,gerilim kitaplarını severim. Bunun mihenk taşlarından biri side Tess Gerrıtsendir İşini hakkıyla yapan Tess gerrıtsen in Buz gibi soğuk kitabını elime almamla iki günde bitirmem bir oldu.Kalemi,kurgusu,akıcılığı, konunun sürüklemesi mükemmeldi.Çevirisi gayet güzeldi.Okurken hiç hayal kırıklığına uğramadım. Muhteşem bir baş yapıttı. Konuya gelecek olursam şayet Idoha da melekler ovası diye bir bölgede açılışı yapmaktadır. Idaho  falls kilisesinde Jerimiah adlı rahibin bir tarikat liderinden ağzından bir kaç olayı okurken kendimi bir anda Wyoming e giden adli tabib Maura ısles in hayatını okurken buldum. Maura ısles in soğuk yapıya sahip, olayları kontrol biçimi hiç bir anda oto kontrol unu kaybetmemesi en büyük özelliğidir. Gittiği bir konferans sırasında eski bir arkadaşının ısrarıyla hafta sonu için bir kayak merkezine 5 kişilik bir grupla yola çıkar. 

Günlük Mevzular

Günümüzde çalışan kesimin en büyük derdi zamanı yakalamak. En başında yemek,iş,kıyafet,uyumak, uyanmak hep programlı hep bir koşturmaca tabi bununla beraber herkes daha pratik daha kolay nasıl ne şekilde sonuca ulaşırım derdinde. Konuya geleyim İnternet alışverişi diye bir çılgınlık tüm dünyada ve ülkemizde mevcut bu kısma kadar her şey normal ? Sesleri duyayım hepiniz evettt dediniz Ding Dong zilin sesini duyduk. Gel gelelim benim anormal bulduğum durum şurada zorttlamakta geçenlerde bir İnternet sitesine gezerken kendime almış olduğum minik bir ürünü görmemle ohaaa demem bir oldu. Almış olduğum ürün ücreti gayet uygunken (ben ürünü internet sitesinden almadım)