Kitabını ilk çıktığı zaman okumuştum. İlginç bir konusu vardı. Yazar zaten tüm dünyada ünlü bir isim diğer kitapları da dünya da en çok satanlar listesine girmiş. Dan Brown ve son kitabı Cehennem'den bahsediyorum. Geçen hafta filmine de gittim hem kitabı okumuş hem de filmi izlemiş biri olarak konu hakkında yazmak istedim.
İlk önce şunu belirteyim belki çok klasik olacak ama kesinlikle kitap daha iyi. Bir de spoiler vermek gibi olmasın ama kitap ve filmin sonu birbirinden 180 derece farklı.
Konuya gelecek olursak. Harvard Üniversitesi Simge Bilim Profesörü Robert Langdom başından vurulmuş bir şekilde bir hastane odasında gözlerini açar. Bu karakter aynı zamanda yazarın Da vinci şifresi, melekler ve şeytanlar isimli kitaplarında da baş karakterdi. Langdom kısa sürede Floransa'da olduğunu anlar. Fakat hatırladığı son şey Amerika'da olduğudur buraya nasıl geldiğini ve vurulmasıyla ilgili hiç bir şey hatırlamamaktadır. Hastane odasında polis kılığına girmiş bir kadın Langdonu öldürmeye çalışır. Langdon'un doktoru onun kaçmasına yardım eder.
Lsngdon ve genç doktor Sienna Brooks olayın iç yüzünü araştırmaya başlarlar. Bu sırada radikal görüşleri olan milyarder bir iş adamının kısa süre önce öldüğü ve ölmeden önce dünya nüfusunun %90 'nını öldürecek bir vürüs yaptığı ve Langdona bu vürüs ile ilgili ip uçları bıraktığını keşfederler.
Dünya sağlık örgütü, isimsiz suikastçılar İtalya polisi herkes artık Langdonun peşindedir. Onlar ise hatırlamadıkları bir geçmişin peşinde kendi ayak izlerini takip ederek insan oğlunun geleceğini kurtarmaya çalışmaktadırlar.
Kitap ve film sonuna kadar paralel olarak gitmektedir. Tom Hanks'in oyunculuğu her zaman ki gibi çok iyi. Filmin konusu ilginç aksiyon sahneleri doyurucu. Film özellikle tarihi mekanlar Floransa, Venedik ve İstanbul sahneleriyle göz dolduruyor.
Sonuç olarak vaktiniz varsa kitabı okuyun ama yoksa filme gidin derim.
İzlemedim ama duyduklarım kitabın daha iyi olduğu yönünde.
YanıtlaSil